Muhakeme İşlemlerinde Süreler

Ceza muhakemesinde süreler, hak düşürücü ve düzenleyici süreler olmak üzere ikiye ayrılabilir. Hak düşürücü süreler, bir işlemin yapılabilmesi ve bir hakkın kullanılabilme­si için işlemin yapılacağı zaman diliminin üst sınırı gösterilerek tayin edilen sürelerdir. İşlemin yapılabileceği süre gün olarak gösterilebileceği gibi belirli bir işlem olarak da gösterilebilir. Örneğin, itiraz (CMK m.268/1) ve temyiz için (CMK m.291/1) tayin edilen süreler gün olarak gösterilmiştir. Buna karşılık mahkemenin yer yönünden yetkisizlik iddiası için süre, ilk derece mahkemelerinde duruşmada sanığın sorgusu olarak gösteril­miştir (CMK m.15).

Düzenleyici süreler ise hak bahşetmeyip muhakemeyi düzenlemek ve kısa sürede so­nuçlandırılmasını sağlamak amacıyla öngörülmüş olan sürelerdir. Bu tür sürelere, uyul­mamasının yaptırımı olmadığından yaptırımsız süreler de denilmektedir. Örneğin, itiraz hâlinde itiraza konu kararı veren makamın üç gün içinde kendi kararını düzeltme imkânı vardır. Bu üç günlük süre düzenleyici süredir (CMK m.268/2).

Ceza muhakemesinde süreler; saat, gün, hafta, ay ve yıl olarak belirlenmiş olabilir. Gün ile belirlenen süreler, tebligatın yapıldığının ertesi günü işlemeye başlar. Süre, hafta olarak belirlenmiş ise tebligatın yapıldığı günün, son haftada isim itibarıyla karşılığı olan günün mesai saati bitiminde sona erer. Süre, ay olarak belirlenmiş ise tebligatın yapıldığı günün, son ayda sayı itibarıyla karşılığı olan günün mesai saati bitiminde sona erer. Son bulduğu ayda sayı itibarıyla karşılığı olan gün yoksa süre, ayın son günü mesai saati bitiminde sona erer. Son gün bir tatile rastlarsa süre, tatilin ertesi günü biter (CMK m.39). Yıl olarak belirlenen süreler, sürenin başlangıcını oluşturan işlemin yapıldığı günün, son yılda ay ve gün olarak karşılığı olan günün mesai saati bitiminde son bulur. Örneğin İHAS’a aykırılık nedeniyle yargılamanın iadesini talep etme süresi, bir yıl sonra İHAM kararının kesinleş­tiği ay ve güne karşılık gelen ay ve günde son bulur (CMK m.311/1-f).

Ceza işlerini gören makam ve mahkemeler her yıl 1 Eylül’de başlamak üzere, 20 Temmuz’dan 31 Ağustos’a kadar çalışmaya ara verirler. 1 Eylül adli tatil süresine dâhil değildir (CMK m.331/1). Adli tatile rastlayan süreler işlemez. Bu süreler, tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılır (CMK m.331/4). Adli tatil içinde işlemeye başla­yan süreler ise işler ve adli tatil süresi içinde sona erebilir.

Tatil süresince soruşturma işlemleriyle tutuklu işlere ilişkin kovuşturmaların ve diğer acele sayılacak işlerin nasıl yapılacağı, Hakimler ve Savcılar Kurulunca belirlenir (CMK m.331/2). Tatil süresince bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtay sadece tutuklulara ilişkin hükümlerin incelemelerini yaparlar (CMK m.331/3).

Leave a comment

error: Content is protected !!