Polis, tehlikenin veya suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla sulh ceza hakiminin verdiği karar veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin vereceği yazılı emirle, kişilerin üstlerini, araçlarını, özel kağıtlarını ve eşyasını arar (PVSK 9/1).
Devletin toplumu tehlikelerden koruma görevi vardır. Eğer somut olgular risk bulunduğunu veya yakın bir tehlikenin oluştuğunu ortaya koyuyorsa. Devletin tedbir alarak, risk veya tehlikenin zararlı bir netice doğurmasını önlemesi gerekir.
Bu gibi hallerde “arama” tedbirine kolluk, „tehlikeyi önlemek amacıyla‟ başvurmaktadır. Polis tedbiri olarak başvurulan bu tür aramanın amacı, kamu emniyetini veya kamu düzenini tehlikeye sokan kişi veya eşyaları bulmak, onları kolluğun koruması altına almaktır.
Konutta önleme araması yapılamaz. Anayasa, “suç işlenmesinin önlenmesi için” konutta arama yapılmasına kural olarak izin vermişse de (Any. 20), PVSK 9 önleme aramasını düzenlerken, “konuttan” açıkça söz etmediği için, “konutta”, hâkim kararı ile de olsa, önleme araması yapılmasını yasaklamıştır (PVSK “2007-5681” 9/5) (AramaY 19/son).
Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu, ilk defa 2002 yılında, sonra da 2007 yılında yapılan değişikliklerle önleme aramasını açıkça düzenlemiştir (PVSK “2002-4771”,”2007- 5681” 9).
Arama, „önleme‟ amacıyla yapıldığında, tehlike yaratan bir eşyanın ele geçirilmesi için; „ceza muhakemesi‟ gayesiyle yapıldığında ise, saklanan sanığın ve delillerin elde edilmesi için yapılır.
Anayasamıza göre (Any. 21), kişilerin üzerlerinde, özel kağıtlarında, eşyada veya “evde” arama yapılabilmesine rağmen. Arama Yönetmeliği suçu önleme maksadıyla konutta, yerleşim yerlerinde ve kamuya açık olmayan özel iş yerlerinde ve eklentilerinde arama yapılmasını yasaklamıştır (AramaY 19/son).
Spor karşılaşması, miting, konser, festival, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılan yerde ve aniden oluşan topluluklarda (m. 9/6), umumi yerlerde, toplu taşıma araçlarında, halkın topluca bulunduğu veya bulunabileceği yerlerde, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılabilen yerde ve yakın çevresinde, tüzel kişilerin genel kurul toplantısının yapıldığı yerlerin yakın çevresinde, eğitim ve öğrenim kurumu içinde, yakın çevresi ve giriş çıkışlarında (PVSK “2007-5681” 9/4), alınacak karara bağlı olarak önleme araması yapılabilir.
Kararın alt yapısını oluşturmak üzere, kolluk “tehlike sebeplerini” belirler ve topluma yönelik bir tehlike mevcutsa veya suç işlenmek üzere ise, tehlikenin veya suçun işlenmesinin önlenmesi amacıyla, “önleme araması talep yazısı” düzenler. Bu yazıda arama için makul sebeplerin oluştuğu gerekçeli olarak açıklanır (PVSK 9/2). Talep yazısı mülki amire verilir.
Mülki amir gerekli görürse durumu sulh ceza hakimine sunar.
Hakim tehlikeyi takdir eder ve buna göre karar verir.
Önleme amaçlı üst araması yapılabilmesi için yazılı emir veya hakim kararı verilebilmesinin ön şartı, “yakın tehlikedir”.
Yakın tehlikeyi gösteren “makul sebepler” (PVSK “2007-5681” 9/2) bulunmalı, tehlikenin oluştuğunu gösteren belirlemeler, kolluk tarafından önceden tespit edilerek, bu konuda bir rapor düzenlenmelidir (AramaY 20/1).
Arama talep, emir ve kararında; aramanın sebebi, konusu ve kapsamı, yapılacağı yer, geçerli olacağı süre yer alır (PVSK “2007-5681” 9/2) (AramaY 20/3).
Bu kararın verilebilmesi için tehlike altında bulunan hukuki menfaatler veya iĢlenmek üzere olan bir suç mevcut bulunmalıdır. Önleme araması sadece maddede gösterilen yerlerde yapılabilir (PVSK “2007-5681” 9/4).
Gecikmede tehlike varsa, mülki amir kendisi yazılı önleme araması emri verebilir (PVSK “2007-5681” 9/1). Bu emirde; (a) aramanın sebebi, (b) konusu ve kapsamı, (c) yapılacağı yer, (d) zaman ve geçerli olduğu süre belirtilir (PVSK 9/3).
Spor karşılaşması, miting, konser, festival, toplantı ve gösteri yürüyüşünün düzenlendiği veya aniden oluşan topluluk halleri, “gecikmesinde sakınca bulunan hal” sayılır (PVSK 9/6).
PVSK 9/6‟daki hallerde, rutin bir spor karşılaşması varsa ve genellikle bu etkinlik yapıldığı zaman, olay çıktığı tecrübesi yaşanmışsa, hakimin karar vermesi için vakit de bulunuyorsa, kanunda öngörülen “karineden” yola çıkılarak, hakimi yetkisiz kılmak doğru değildir: zaman varsa, kararı hakim vermelidir.
Polise “tehlikenin veya suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla” fakat sadece yazılı emir üzerine kullanabildiği önleme araması yapma yetkisi verilmiştir (PVSK 9/1). Milli güvenliğin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi ve yasak silahların tespiti amacıyla, hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin yazılı emri ile yapılan arama, “önleme aramasıdır” (AramaY 19).
Önleme araması idarî bir işlem ise de, “hakim kararı” ile yapılması gerekir. Ancak, gecikmesinde sakınca olan hallerde kolluğa arama emrini, il sınırları içinde vali, ilçe sınırları içinde, kaymakam “yazılı” olarak verir (PVSK “2007-5681” 9).
Kolluk amirinin “önleme araması yapma” emri vermek yetkisi yoktur. Amir, kolluk memurlarına önleme araması yapma sözlü emrini, sadece usulüne uygun olarak verilmiş hakim kararı veya mülki amir emri üzerine verebilir; bu emrin yazılı olarak verilmesi istenemez (AramaY 20/son). Buna karşılık, kolluk amirine, aleni yerlerde yapılacak adli aramalar için yazılı emir verme yetkisi tanınmıştır (CMK119/1). Suç öncesi “idari alandaki” önleme aramalarında savcı yetkili değildir.