MADDE 291.- (1) Kendisini, bir hükümlünün veya tutuklunun yerine koyarak ceza infaz kurumuna veya tutukevine giren kimseye altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.
Kendisini hükümlü veya tutuklunun yerine koyarak, onun yerine ceza infaz kurumuna veya tutukevine girmeyi cezalandıran bu suç tipinin kabulüyle korunmak istenilen hukuksal yarar, adliyenin görev ve yetkilerini yerine getirmesinin, saygınlığının, adaletin tecellisinin sağlanmasıdır.
Bu suçun faili, kendisini, bir hükümlünün veya tutuklunun yerine koyarak, onan yerine ceza infaz kurumuna veya tutukevine giren herhangi bir kimse olabilir.
Bu suçun maddi unsuru, kendisini bir hükümlü veya tutuklunun yerine koyarak ceza infaz kurumuna veya tutukevine girmektir. Burada bir suçu üstlenme (TCK 270 .md.) sözkonusu değildir. Hüküm veya tutuklama kararı gerçek failin kimliğine göre verilmesine karşın, fail, asıl hükümlü veya tutuklunun kimliğine bürünerek, kendisini onun yerine koyarak ceza infaz kurumuna veya tutukevine girmektedir.
Bu suç ancak kasten işlenebilir. Bunun için failin, kendisini, bir hükümlünün veya tutuklunun yerine koyarak ceza infaz kurumuna veya tutukevine girdiğini bilmesi ve isteyerek girmesi gerekli ve yeterlidir. Failin suçu hangi saikle işlediği önem taşımaz. Örneğin fail, kendi barınma gereksinimini karşılamak veya bir menfaat karşılığında bu fiili işlemiş olabilir. Suçun taksirle işlenmesi mümkün değildir.
Kovuşturma: Suçun soruşturma ve kovuşturması C.savcılığınca re'sen yapılır.
Görevli Mahkeme: 5235 sayılı Kanunun 10.maddesi uyarınca bu suç dolayısıyla açılan davaya bakma görevi sulh ceza mahkemesine aittir.
Suçun Yaptırımı: Altı aydan iki seneye kadar hapis cezasıdır.
Dava Zamanaşımı: TCK'nun 66/1-e bendi uyarınca suçun dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.