Ceza Muhakemesi Kurallarının Yer Yönünden Uygulanması
Ceza muhakemesi yasalarının yer yönünden uygulanması, bu yasaların nerede uygulanıp nerede uygulanamayacağının belirlenmesi demektir. Ceza muhakemesi yasalarının yer yönünden uygulanmasında benimsenen ilke, ülkesellik (mülkilik) ilkesidir. Buna göre, Türk mahkemelerinin bir suçu yargılama konusunda millî yargı yetkisinin bulunduğu hâllerde (TCK m.8,10,11,12,13), yargılama Türk Muhakeme Yasası’na göre yapılır. Başka bir anlatımla Türkiye’de yapılacak muhakeme işlemleri, Türk Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre yürütülür. Ancak belirtelim ki bazı durumlarda Türkiye’de yürütülen muhakeme kapsamında başka ülkelerde de muhakeme işlemi yapılması gerekebilir. Örneğin, Ceza İşlerinde Karşılıklı Adli Yardım Avrupa Sözleşmesi’nin 3. maddesine göre, bir ceza davasının yürütülmesine ilişkin olarak başka ülkeden yardım istenirse yardım eden ülke o işlemleri kendi yasalarına göre yürütür. Böyle bir durumda, yurt dışında yapılan muhakeme işlemleri, bizim yasalarımıza göre yapılmadığı hâlde geçerli sayılır.
Ayrıca, ülkesellik ilkesi muhakeme sonucunda verilen hükmün sadece o ülkede geçerli olmasını gerektirdiği hâlde günümüzde muhakeme sonucunda verilen hükümlerin başka ülkelerde de geçerli olması için önlem alınmaktadır. Örneğin, aynı konuda aynı kişi için evvelce verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa tekrar yargılama yapılamaması, yani non bis in idem ilkesi, uluslararası sözleşmelerde yerini almıştır. Türkiye’nin imzaladığı Ceza Yargılarının Milletlerarası Değeri Konusunda Avrupa Sözleşmesi, sözü edilen durumlarda tekrar yargılama yasağını açıkça öngörmektedir (m.53/1). Usulüne uygun olarak onaylandığı için bu sözleşme, iç hukukta “yasa hükmünde”dir (Ay m.90/5).
Ceza Muhakemesi Kurallarının Kişi Yönünden Uygulanması
Ceza muhakemesi yasaları, yürürlükte bulundukları sürece bir suçun soruşturma ve kovuşturması ile ilgili olan tüm kişilere (şüpheli/sanık, tanık, bilirkişi, mağdur) uygulanır. Bu kişilerin vatandaş veya yabancı olmasının bir önemi bulunmaz. Ancak yaptıkları görev nedeniyle bazı kişiler açısından istisnalar söz konusu olabilir. Bu kişiler, Türk hukukunda cumhurbaşkanı, milletvekilleri, diplomasi ajanları ve uluslararası sözleşmelerle belirlenen görevli kişilerdir. Bu kişiler hakkında, örneğin milletvekili sorumsuzluğunda olduğu gibi ceza muhakemesi ya hiç başlamaz veya milletvekili dokunulmazlığında olduğu gibi bazı sınırlamalarla yürütülür.